Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Hapisteki Yazarlar Günü’nde çağrı

16.11.2011

15 Kasım 2011 Salı günü, İstanbul Tabip Odası Toplantı Salonunda PEN Türkiye Merkezi, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Türkiye Yayıncılar Birliğince düzenlenen ortak basın toplantısında 15 Kasım “Dünya Hapisteki Yazarlar Günü’’nün ifade özgürlüğü ve barıştan yana herkesin önemsediği bir özgürlük çağrısı günü olduğu belirtildi.

Toplantıda, Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celal Türkiye’de tutuklu bulunan ve sayısı 70’e ulaşan gazeteci ve yazarların listesini okudu.  PEN Türkiye Merkezi İkinci Bşk. Halil İbrahim Özcan tarafından okunan basın bildirisinde; 15 Kasım Hapisteki Yazarlar Günü’nde insanı insan eden yayınlama özgürlüklerini kullandıkları için tutuklanan halen hapiste bulunan 70 yazarımız olduğu, binlerce davanın açılmış bulunduğu ve ülkemizde yaygınlaşan ve derinleşen bir korku ve baskı ortamı oluşturulduğu ifade edildi.

PEN Türkiye Merkezi İkinci Bşk. Halil İbrahim Özcan, Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz ve Türkiye Yayıncılar Birliği Bşk. Metin Celal konuşmalarında Düşünce özgürlüğü ve demokrasinin ihtiyaç olmaktan çıkması için çabalarının süreceğini belirtiler.

Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz, iktidarın düşünce ve ifade özgürlüğünün kısıtlayan müdahalelerinin temelinin 1980’e dayandığını ve günümüzde de endişe verici şekilde sürdüğünü belirtti. Köz yazar ve aydınların tutuklanmalarına karşı dayanışma için, geç kalınmadan herkesin sesini çıkarması gerektiğini ifade etti.

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celal, gazeteci ve yazarların çoğunlukla Terörle Mücadele Kanunu (TMK) maddelerine dayanılarak tutuklandığını, terörist sayılarak tutuklanma ve yargılanma süreçlerinde hak ihlallerine uğramalarının özellikle kanunda 2006 yılında yapılan değişikliklerden kaynaklandığını söyledi. Kanunun 6. ve 7. maddelerindeki belirsiz ve yoruma açık suç tanımları ve ifadeler nedeniyle gazeteci ve yazarların haksız yere tutuklu yargılandıklarını ve uluslararası “adil yargılanma” ilkelerine aykırı muamele gördüklerini belirten Metin Celal, “soruşturmanın gizliliği” gerekçesiyle tutuklu ve avukatlara bilgi verilmemesi, iddianamelerin çok geç açıklanması ve yargılama sürecine çok geç geçilmesinin savunma hakkını ciddi şekilde kısıtladığını hatırlattı.

TMK ile ilgili sorunların Avrupa Birliği raporlarında yıllardır hükümetin dikkatine sunulduğunu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni imzalamış olan Türkiye’nin sözleşmenin gereklerine uyması gerektiğini belirten Metin Celal, bu kanunla ilgili değişikliklerin hükümetin de gündeminde olduğunu ancak Adalet Bakanlığı’nın tutukluluk sürelerini kısaltma ile ilgili başlattığı çalışmayı yetersiz bulduklarını, gelişmelerin takipçisi olacaklarını ve hükümete bu konuda öneriler sunacaklarını belirtti.

Metin Celal, “yayıncı ve yazar örgütleri olarak acil talebimiz, Terörle Mücadele Yasası’nın ilgili maddelerinin yürürlükten kaldırılması / acilen değiştirilmesi; TCK ve Basın kanunlarında yazarların, yayıncıların, gazetecilerin, akademisyenlerin hapis edilmeyeceği, adil bir şekilde yargılanabilecekleri, altında imzamız bulunan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile uyumlu düzenlemelerin yapılmasıdır.” dedi.